Dünya Tehdit Altında! DSÖ'den Çarpıcı İtiraf: Mpox Vakaları Gizleniyor Olabilir
DSÖ'nün son raporuna göre, Mpox vaka sayıları artmaya devam ediyor. Uzmanlar, virüsün bulaşma hızının düşürülmesi için acil önlemler alınması gerektiği konusunda uyarırken, gerçek vaka sayısının daha yüksek olabileceği uyarısında bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü /DSÖ), Mpox virüsünün dünya genelinde yayılmaya devam ettiğini açıkladı. Son bir ayda 934 yeni vaka bildirildi. Ciltte su çiçeğine benzer kabarcıklar, yüksek ateş ve baş ağrısı gibi belirtilerle kendini gösteren virüs, özellikle Afrika kıtasında büyük bir tehdit oluşturuyor. Öte yanda DSÖ, ülkelerden gelen bildirimlerin eksik olabileceği ve gerçek vaka sayısının daha yüksek olabileceği uyarısında bulundu.
Dünya Sağlık Örgütü'nün mpox virüsüyle ilgili son raporu, dünya genelinde alarm zillerini çaldırdı.
AA'nın aktardığı göre raporda, "Haziran 2024'te DSÖ'ye 26 ülkeden toplam 934 yeni laboratuvar onaylı M çiçeği virüsü vakası ve buna bağlı 4 ölüm bildirildi. Bu da M çiçeğinin dünya genelinde yayılmaya devam ettiğini gösteriyor" ifadeleri kullanıldı.
DSÖ'nün Afrika bölgesinden 567, Amerika bölgesinden 175, Avrupa bölgesinden 100, Batı Pasifik bölgesinden 81 ve Güneydoğu Asya bölgesinden 11 M çiçeği vakasının bildirildiği belirtilen raporda, Doğu Akdeniz bölgesinde vaka görülmediği vurgulandı.
Raporda, ülkelerden M çiçeği vakalarıyla ilgili DSÖ'ye yapılan bildirimlerin azaldığı, mevcut küresel verilerin gerçek vaka sayısından düşük olduğunun tahmin edildiği kaydedildi. Afrika kıtasından doğrulanmış vakaların yüzde 96'sının Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden bildirildiğine de raporda yer verildi.
M çiçeği virüsü fareler, sincaplar gibi kemirgen hayvanlardan veya enfekte olmuş bireylerden bulaşıyor. Virüsün neden olduğu vücut döküntülerine dokunmak, bu döküntülerin bulaştığı giysi, çarşaf, havlu ve benzeri eşyaları kullanmak ve vücut sıvılarıyla temas etmek en önemli bulaş nedenleri arasında yer alıyor.
İlk belirtiler virüsü kaptıktan sonraki 5 ila 21 günde ortaya çıkabiliyor.
Virüs genelde yüksek ateş, baş, sırt ve kas ağrısı, lenf bezlerinde şişlik, yorgunluk, üşüme, titreme ve ciltte su çiçeğine benzer kabarcıklara neden oluyor.
Özel bir tedavi yöntemi olmayan hastalığın tedavisi antiviral ilaçlarla yapılıyor. Vakaların büyük bir kısmı hastalığı hafif geçiriyor ve birkaç hafta içinde sağlığına kavuşuyor.