ATV ekranlarında yayınlanan Müge Anlı ile Tatlı Sert programı izlenme rekorları kırarken bu durum senaristlerin de dikkatini çekiyor. Çok sayıda senarist ve yapımcı Müge Anlı etkisinden yararlanıyor.
Medya haberleriyle ilgi çeken Medyaradar.com sitesinden Murat Tolga Şen, medya dünyasını karıştıran bir iddiayı köşesine taşıdı.
Yazısında ''Ulusal kanal dizilerini ne izlemek ne de yazmak için hevesim kalmadı. Senaristlerin denizi kuruyalı çok oldu. Yönetmenler memur, yapımcılar ucuzcu. Artık tamamen formül işler izliyoruz. Çoğu 3-5 bölüm sonra havlu atıyor ama aynı hatalar tekrar tekrar yapılıyor. Bakalım bu panayır ne zaman sona erecek?'' diye soran Murat Tolga Şen ''İlgiyle takip ettiğim “Televizyoncu Adam” adlı Twitter hesabı duyurdu ama ben de bu meselenin altını çizmek istiyorum'' diyerek medya dünyasını karıştıran olayın detaylarını paylaştı.
Murat Tolga Şen'in yazısı şu şekildeydi
Atv'nin yeni dizilerinin ana çatışmaları aynı. Bir Küçük Gün Işığı dizisinde, Elif kocasının başka bir kadından çocuğu olduğunu öğreniyor. Aldatmak dizisinde ise Güzide kocasının başka bir kadından çocuğu olduğunu öğreniyor. Ben Bu Cihana Sığmazam adlı dizide de Leyla kocasının başka bir kadından çocuğu olduğunu öğreniyor.
Yasak aşktan yasak aileye!
Bu yıl kazılacak maden belli oldu; Yasak aşk mevzusunu kaza kaza bitirdik sıra geldi yasak ailelere ve o ailenin çocuklarına…
Peki, nasıl oluyor da böyle oluyor? Bu senaristlerin hepsi bir kafede buluşup, “bu yıl evlilik dışı ilişkilerden olan çocukları konu edeceğiz arkadaşlar” diye anlaşıp dağılıyorlar mı? Yoksa o çok güvendikleri seyirci algoritmaları ile Google’da en çok aranan aile-ilişki sorunlarını mı kokteyl yapıyorlar? Ve daha da çok merak ettiğim; Kanaldaki kimse, “yahu biz niye birbirinin aynı notalara basan üç hikâyeyi dizi yaptırıp yayınlıyoruz” demiyor mu?
Dizilerde Müge Anlı etkisi!
Kanallar, “ne koysak izlenir” kafasından çıkamadı ama daha da fenası, gündüz kuşağının cinnet hikayeleri bu krizleri yaşayan sosyal sınıflar dönüştürülerek akşam kuşağının kurgu işlerine konu olmaya başladı. Müge Anlı tipi yayıncılık ulusal kanalları ele geçirdi diyebiliriz. Gündüz gerçeği, akşam kurgusu ama hep aynı sorunlu ilişkiler evreni!
Ulusal kanalların bazı trendleri görmezden geldiğini düşünüyorum. Reklamveren açısından kıymetli olan AB grubu seyirci artık izleyerek iyileşmek istiyor. Netflix’in Zeytin Ağacı adlı dizisinin iyi iş yapması da bundan sebep. Ulusal kanal dizileri ise işin cinnet kısmına odaklanmaktan seyircinin terapi ihtiyacını göremiyor. Seyirci bıkmış, dizi izlemiyor ama izleniyormuş gibi çekmeye devam ediyorlar. Bir sürü eleştirmen aynı noktalara dikkat çekiyor ama kimsenin umurunda değil. Peki, devam öyleyse!
Aynı diziyi çeker durursunuz, hepsini dijital platformlara kaptırıp elinizde tek bir seyirci kalmayana kadar!
Murat Tolga Şen – murattolga@gmail.com