Anadolu Ajansı'nın haberine göre; Deprem bölgesinde yaklaşık 22 bin kilometre uzunluğundaki dağıtım şebekesinin hasar tespit çalışmaları yapıldı.
Yeniden gaz verilmeye elverişli binalarda 700'e yakın acil durum müdahale aracıyla yaklaşık 2 bin personel çalışma yürüttü. Depremin hissedildiği 11 ilde 13,5 milyon vatandaş depremden etkilendi, bölgede 8 doğal gaz dağıtım şirketi faaliyet gösteriyordu. Deprem sonrası, acil müdahale gereken illerde alınan aksiyonlarla olası yangın, patlama ve gaz kaçaklarının önüne geçildi.
Doğal gaz dağıtım şebekesinin uluslararası standartlara uygun olarak projelendirilmesi ve inşa edilmesi sayesinde depremin etkili olduğu illerde doğal gaz şebekesinde hasar asgari düzeyde oldu.
Doğal gaz dağıtım şirketlerinin sevkiyat kontrol merkezlerinde anlık tüketim, basınç ve benzeri tüm verileri takip edildi ve böylece bölgede olası doğal gaz kesintilerinin önüne geçildi.
Teknik şartnameler uyarınca 2002 sonrası tüm Türkiye'de uygulanmaya başlanan "gas stop" sistemiyle, deprem esnasında yıkılan binalarda gaz akışı durduruldu.
"Gas stop" sisteminin başarılı olması sonucu, 2002 öncesi doğal gaz verilmiş tüm bölgelerde "gas stop" ve benzeri koruyucu önlemlerin şebekeye eklenmesine yönelik çalışmalar devam ediyor.
Deprem Bölgesindeki Vatandaşlara Destek Sürüyor
GAZBİR Başkanı Yaşar Aslan, AA muhabirine yaptığı değerlendirmede, Pazarcık ve Elbistan merkezli depremlerin etki alanının yaklaşık 350 bin kilometre kare olduğunu belirterek, "Bu büyüklük Almanya'nın yüzölçümü kadar. Marmara (Gölcük) depreminin etki alanının yaklaşık 6 katı kadar büyüklükte bir alanda deprem hissedildi ve hasara yol açtı. Bölgede etkilenen nüfus 13,5 milyon civarında iken doğal gaz abone sayısı yaklaşık 2 milyondu." diye konuştu.
Arslan, afet ve acil durumlarda en önemli konulardan birinin de iletişim olduğuna işaret ederek, doğal gaz dağıtım şirketlerinin bölgedeki vatandaşların mağdur olmaması için çağrı merkezlerinin depremin ilk günlerinde haftalık 50-60 bin civarında çağrıya cevap verdiğini aktardı.
Gelen çağrıların ağırlıklı bölümünün gaz açma talebi olduğunu ifade eden Arsalan, şunları kaydetti:
"Şebeke ve bina durumunun elverişli olması halinde, daire içi kaçak ve diğer güvenlik kontrollerinin tamamlanması sonrasında gelen taleplerin neredeyse tamamını vakit kaybetmeden tamamladık. Tüm bunlara ek olarak deprem bölgesindeki vatandaşlarımız EPDK tarafından yapılan çeşitli düzenlemelerle desteklendi. Deprem nedeniyle konutu veya işyeri yıkılmış, yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olan tüketicilerin geçmişe dönük doğal gaz fatura borçları silindi. OHAL kapsamındaki 11 ilde depremden etkilendiğini belgeleyen 1. kademe (0-100 bin metreküp) tüketicilerin abonelik işlemlerinde güvence bedeli alınmadı. Adıyaman, Kahramanmaraş, Hatay, Malatya illerinin tamamında ve Gaziantep Nurdağı ile İslahiye'de 1. kademe tüketicilerinin OHAL süresi boyunca faturalama işlemi yapılmadı. Sonrasında ise geçmiş tüketimlerine yönelik faizsiz altı taksitle ödeme imkanı sağlandı."
Abone Sayısı 1,6 Milyona Düştü
Arslan, yapılan yatırımlar sonucu bölgede toplam 87 yerleşim yerinde doğal gaz kullanıldığını belirtti.
Bu yerleşim yerlerinin 67'sinin boru gazı, geri kalan 20’sine ise LNG/CNG yöntemi ile doğal gaz arzı sağlandığına dikkati çeken Arslan, "Deprem sonrasında bölgedeki abone sayısı, yıkılmış ile orta ve üzeri hasar nedeniyle kullanılmaz halde olan binaların etkisiyle ve çevre illere göç nedeniyle yaklaşık 336 bin azalarak, 1 milyon 686 bine düşmüştür. Depremde abone sayısının en fazla azaldığı iller Hatay Malatya ve Kahramanmaraş oldu." dedi.
Arslan, deprem öncesi bölgedeki toplam aktif doğal gaz kullanıcı sayısının 7,6 milyon civarında olduğunu ve depremin ilk günlerinde kısmi kesintiler dolayısıyla aktif kullanıcı sayısının 4,3 milyona düştüğünü aktardı.
Bugün itibarıyla bölgede yaklaşık 6 milyon aktif doğal gaz kullanıcısı bulunduğuna işaret eden Arslan, şu ifadeleri kullandı:
"Sektör olarak Türkiye'nin deprem kuşaklarını, afet haritalarını, acil durum kodlarını göz önünde bulundurarak tüm yeni ve yenileme yatırımlarımızı yapıyoruz. Yerel ve uluslararası düzeyde kurum, kuruluş ve üniversitelerle özellikle depremler konusunda iş birliği yapıyor ve tecrübe aktarımında bulunuyoruz. Türkiye gibi fay hattı kuşakları içinde yer alan ABD'nin Kaliforniya eyaleti ve Japonya’daki doğal gaz dağıtım şirketleriyle teknik ve idari görüşmelerimiz sürüyor. Doğal gaz dağıtım şirketlerinin afet ve acil durumlar için belirlediği envanterler, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile periyodik olarak paylaşılıyor."